“Arada kalmışlık” sendromuna son verir misiniz?
Bob Marley, gerçek zenginliğin; parlak görüntüler ve renkli ışıkların olmadığından bahsetse bile; Z kuşağı (2001-2014) bunun tam aksini söylüyor. Bir bakıma Y kuşağından da bunu destekleyenler vardır, hatta X’ten bile el kaldıranlar çıkar. (Bkz: X-Y-Z kuşakları) Tüm buna rağmen, zıt görüşe sahip iki tarafın ortada buluştuğu müthiş bir seçim var. Nasıl yaşaması gerektiklerini biliyorlar! Hayatı yaşamayı biliyorlar.
Yazıya başlamadan önce yan tarafta bulunan görsele odaklanıp meraklanmanızı çok isterdim. İçinizden bazıları bu resmin; La Mappa dell’İnferno yani Cehennem Haritası olduğunu bilecektir. Çünkü Dan Brown’un Cehennem kitabının en önemli ögesiydi.
Arada kalmanın, insanı dünyadayken cehennemi yaşattığı zaman dilimlerindeyiz. Buna çoğu zaman kendimiz yüzünden yakalansak da, bazen başkaları tarafından maruz bırakılabiliyoruz. Her nasıl olursa olsun, bize ait olması gereken şeyleri-zamanı yaşayamıyoruz.
Sizin “arada kaldığınız” durum nedir?
Cehennemin en karanlık yerleri, buhran zamanlarında tarafsız kalanlara ayrılmıştır.
Arada kalmak yada arada kalmışlık; en az iki seçimin olduğu durumlarda kararsız kalıp, hayatı öylece mutsuz bir biçimde devam ettirmektir. Magnum mu yoksa Algida mı, yurt dışı tatile mi yoksa az para harcayacağın komşu şehir mi, Macbook almak için onca sene beklemek mi yoksa onu alıp 4-5 ay sıkıntı çekmek mi? Türetebileceğin onlarca durumundan sadece bazıları. Küçüklü büyüklü…
Hayatımda bir şekilde bana dokunmuş şeyleri yazmakla meşgulüm ben. Arada kalmakta bunlardan birisi idi. Aşılabilecek basit sorunların önüne bir sürü engel çıkartıp onlarla boğuşmak ve her gün boğuşmak, büyük bir acıydı. Hayatınızı ve kişiliğinizi kendiniz kazananlardansanız, boğuşacağınız en kötü durumlardan birisidir arada kalmak ama ne olursa olsun, matematiğe ve basit düşünmeye dayanarak bu sorunu aşmak mümkün :)
Çözüm yolu: Güçlü durabilmek
Allah’ım beni ara yerde bırakma.
Eğer arada kaldığınız bir durum varsa; bu kesinlikle vazgeçemediğiniz iki seçenekten oluşmaz. İşin ucunda birilerini üzmek vardır. Üzmek eyleminde, insanın kesinlikle kendisi için bencil olması taraftarıyım. Ailedir, arkadaştır, patrondur, yoldaştır diye üzmemek yerine; seçiminizi yapıp kararlarınızı karşınızdakine iletmeniz en güzelidir.
Arada kaldığınız iki durumdan birini seçtiğinizde; karşınıza alacağınız şeylerin büyüklüğünden veya gücünden korkabilirsiniz. Büyük sorunlar yaşayabilirsiniz ama acı çekmeniz gerekiyorsa çekin. 1 gün yada 1 ay sürer. Yıllar, uzun yıllar almaz ve yaşayacağınız gelecek yıllar; artık sizin olur.
Konuşmak, anlatmak ve haklı gerekçeleriyle defalarca dile getirmek; çözüm arayışlarınızdan birisi olabilir. Kırılmaz dediğiniz fikirleri kırabilirsiniz. Arada kalıp hayatı boktan yaşamak yerine, isteklerinizi yaşamanın tadına varın. Bu hayat sizin. Kendiniz için yaşayamayacaksanız yada kendinizi savunamayacaksanız; ne anlamı var?
Bunu başaracağına inancım yüksek. Sen bize lazımsın.
Mükemmel bir yazı
Tekirdağ saraydan selamlar 😊 süpersiniz
Üzerine kalın şeyler giymeyi unutma. Soğumuştur oralar☺️